Tüp mide ameliyatı başta olmak üzere obezite ameliyatlarının sonrasında cinsel yaşantının nasıl olacağı en çok merak edilen konular arasındadır. Hastanın iyileşme süreci, vücudun verdiği sinyaller dikkate alınarak takip edilmelidir. Obezite ameliyatından sonra cinsel aktiviteye başlarken doktorunuzun öneri ve tavsiyelerini dikkate almanız gerekir. Unutmamak gerekir ki iyileşme süreci her hasta için farklı şekilde seyreder. Bu yüzden vücudunuzu dinlemeli, eğer ağrı veya rahatsızlıklarınız devam ediyorsa cinsel birlikteliği ertelemelisiniz. Obezite ameliyatları veya tüp mide ameliyatından sonra cinsel ilişkiye ne zaman başlanacağına dair kesin bir süre belirtmek mümkün değildir. Ancak genellikle ameliyattan sonraki bir ila üç haftadan sonra cinsel yaşantıya dönmek mümkündür. Obezite ameliyatından sonra iyileşme sürecindeyken fiziksel rahatsızlık hissetmenize neden olan her aktiviteyi durdurmanız gerekir. Cinsel yaşantının tatmin edici hale gelebilmesi için partnerlerin anlayışlı ve destekleyici olmaları gerekir. Adana’da hastalarına hizmet veren Genel Cerrahi, Gastroenteroloji ve Obezite Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Kuntay Kaplan obezite ameliyatı sonrası cinsel yaşantı hakkında merak edilenleri sizler için anlattı.
İlk olarak vücudun iyileşme sürecinin doğru yönetilmesi gerekir. Bu dönemde doktorun tavsiyelerine uyulmalı, kontrol randevularına gidilmeli, sabırlı olunmalı ve vücudun verdiği sinyaller dikkate alınmalıdır.
Tüp mide ameliyatından sonra cinsel yaşama ne zaman dönüleceğine dair net bir zaman tanımlamak doğru değildir. Buna karşın operasyondan sonraki 1-3 hafta beklenmesi tavsiye edilir. Eğer cinsel birliktelik sırasında herhangi bir rahatsızlık ya da ağrı şikayeti yaşarsanız cinsel aktiviteye ara vermeniz gerekir.
Obezite ameliyatlarından sonra hastaların en çok merak ettiği konuların başında cinsel yaşantıya ve iş hayatına dönüş süreleri gelir. Hastaların operasyondan sonra ne zaman günlük yaşantılarına döneceği ameliyatın yapılma nedenine, yapılış şekline, olası komplikasyonlara ve hastanın genel sağlık durumuna göre şekillenir.
Tıp dünyasında 1950’lerden itibaren uygulanmaya başlanan obezite ameliyatları önceleri geleneksel açık cerrahi yöntemiyle gerçekleştirilmekteydi. Günümüze kadar gelişerek değişen cerrahi teknolojiler sayesinde bugün obezite ameliyatları laparoskopik ve robotik cerrahi yöntemleriyle uygulanabiliyor. Hastalıklar üzerinde çok daha etkili ve sindirim fizyolojisini en az etkileyen bu teknikler ameliyatları daha güvenli ve daha başarılı hale getirdi. Gastrik Bypass, Biliopankreatik Diversiyon, Jeuneal Bypass ve Mini Gastrik Bypass gibi teknikler yaygın şekilde kullanılmaya başlandı. 2000’li yıllardan itibaren obezite cerrahisinde laparoskopik yöntemler öne çıktı. Sleeve Gastrektomi yani tüp mide ameliyatları yaygınlık kazandı. Tüm dünyada obezitenin cerrahi tedavisinde en sık kullanılan yöntem günümüzde tüp mide ameliyatıdır.
Geleneksel açık cerrahi ameliyatlarında hastaların iyileşme süreci çok daha sancılı ve uzun geçiyordu. Hastalar işlerine ve gündelik yaşantılarına çok daha geç dönüyordu. Bununla birlikte enfeksiyon riski daha fazlaydı. Ameliyattan sonra hastanın vücudunda kalan izler de kozmetik açıdan rahatsızlık veriyordu. Fakat laparoskopik ameliyat tekniği bu sorunların önüne geçti. Günümüzde tüp mide ameliyatı sonrası hastalar daha hızlı iyileşiyor, kozmetik açıdan kendilerini daha iyi hissediyor ve daha az komplikasyon riski ile karşılaşıyorlar. Tüp Mide ameliyatı sonrasında hastalar;
Obezite cerrahisinin ardından hasta hormonal profilindeki değişiklikler sayesinde ameliyat öncesine göre çok daha rahat gebe kalabilir. Bu nedenle cinsel birliktelik sırasında korunmak daha önemli hale gelir. Doğum kontrol hapları kilo verme sürecinde yavaşlamaya neden olabileceği için korunma yöntemi olarak rahim içi spiral veya kondom tercih etmekte fayda vardır.
Obezite cerrahisinden sonra cinsel yaşantının nasıl devam edeceği konusu önemli bir merak unsuru. Bu konu hakkında yapılan bilimsel çalışmalar bariatrik cerrahinin erkeklerdeki testosteron düzeyini yükselttiğini söylüyor. Seksüel fonksiyonun iyileşmesine katkı sağladığı öne sürülüyor. İstatistiksel veriler ışığında yürütülen çalışma kapsamında hastaların toplam testosteron düzeyi ameliyattan önce ve bir yıl sonrasına kadar incelenmiş. Hastalara 11 sorudan oluşan bir cinsel fonskiyon anketi uygulanmış. Ankette bulunan sorular arasında ereksiyon işlevi, seksüel davranış, ejakülasyon yani boşalma işlevi ve genel cinsel tatmin düzeyine ilişkin sorular yer aldı. Sonuçlar incelendiğinde morbid obezitesi bulunan erkeklerde obezite ameliyatı sonrası testosteron seviyesinin arttığını, cinsel yaşam kalitesinin bariz bir şekilde artış gösterdiğini söylüyor.
2015 Yılında yayınlanan bir başka çalışmada ise kadınların obezite cerrahisi sonrası cinsel fonksiyonları değerlendirilmiş. Obezite sorunu hipertansiyon, kalp rahatsızlığı, uyku apnesi, hiperlipidemi, Tip 2 diyabet gibi ciddi hastalıklara yol açmakla birlikte aynı zamanda cinsel yaşamın kalitesine de zarar veriyor. Obezite ameliyatlarının cinsel fonksiyonlar üzerindeki olumlu etkileri hakkında yayınlanmış veri sayısı kısıtlı.
Kadınların cinsel disfonksiyonunda cinsel tepki döngüsü bozulur ve birliktelik esnasında ağrı şikayetleri yaşanır. Obezite ameliyatına aday obez kadınlarda cinsel disfonksiyon görülme riski yüksek. Fakat obezite ameliyatından sonra kilo kaybeden kadınların kendilerini daha çekici bulduğu, kendileriyle daha barışık hale geldikleri, benlik algılarının yükseldiği ve kaygı düzeyinin azaldığı biliniyor. Bu da cinselliğe ilginin ve isteğin artmasını sağlıyor.
Obezite hastalığı erkeklerde sertleşme sorunlarını ve cinsel birliktelik sırasında nefes darlığı gibi sorunların yaşanmasına yol açıyor. Bununla birlikte obezitenin neden olduğu testosteron düşüklüğü de cinsel performansa zarar verir. Hem erkeklerde hem de kadınlarda obezite düşük benlik algısına sebep olur. Bu da sağlıklı cinsel birliktelikleri zorlaştırır. Obezite ameliyatından sonra benlik algısı yükseldiği gibi testosteron düzeyi de yükselir. Fiziksel kısıtlamalar ortadan kalkar. Solunum problemleri düzelir. Bu da ilişki süresini ve cinsellikten duyulan hazzı arttırır.
2010 yılında yayınlanan bir bilimsel çalışma kadınların yüzde yetmişinin obezite ameliyatı sonrası cinsel yaşantılarında iyileşme yaşadığını gözler önüne seriyor. Obezite ameliyatı öncesi bu kadınların yüzde altmış üçlük bir bölümünün cinsel disfonksiyon yaşadığı görülüyor. Aynı kadınların obezite ameliyatı sonrası cinsel disfonksiyon sorununun düzeldiği de kayıtlara geçmiş durumda. En büyük iyileşme ise genç ve evli kadınlar arasında görülüyor. İyileşme cinsel istek, kayganlık, orgazm ve genel tatmin düzeyinde ortaya çıkıyor. Kadınlarda cinsel davranışlar erkeklere kıyasla hormonlarla daha az ilişkili. Beden algısının iyileşmesi libidoyu da arttıran bir etken oluyor. Bununla birlikte kadınların üretkenliğinde de artış gözleniyor. Hamileliğe dair riskler de obezite ameliyatından sonra azalarak ortadan kaybolur.
North Dakota Üniversitesinde yayımlanan ve 2000’den fazla kadının katıldığı bir araştırma ise hastaların ameliyattan bir yıl sonra cinsel isteklerinin arttığını, cinsel fonksiyonlarının iyileştiğini daha çok aktivite gösterdiklerini söylüyor. Obezite ameliyatı sonrasında gelişen bu iyileşmeler uzun vadede de etkisini sürdürmeye devam ediyor. Ameliyattan beş yıl sonra dahi tüm cinsel fonksiyonlar ameliyat öncesine göre çok daha iyi olmaya devam ediyor. Tüm bu cinsel disfonksiyonlarda depresyon önemli bir faktör. Obeziteden kaynaklanan depresyon semptomlarının düzelmesi cinsel yaşantının da iyileşmesi anlamına geliyor.
Bazı hastalar obezite ameliyatı sonrası bazı hastalar ilk bir hafta içerisinde kendilerini cinsellik için hazır hissedebilirken bazı hastaların iki veya üç hafta beklemesi gerekebilir. Bu tümüyle hastanın kendisini nasıl hissettiği ve iyileşme sürecinin nasıl seyrettiği ile ilgilidir. Bu yüzden obezite ameliyatı sonrası vücudunuzu dinlemeli ve yavaş yavaş normal hayatınıza dönmelisiniz. Eğer cinsel birliktelik, herhangi bir rahatsızlık ya da ağrıya neden oluyorsa bu bir süre daha beklemeniz gerektiğini gösterir. Obezite ameliyatından sonra 12 ila 24 ay gebelik tavsiye edilmez. Bu yüzden doğum kontrolüne önem vermek gerekir. Hatta operasyondan önce korunmadığı halde gebe kalamayan kişiler operasyondan sonra kolaylıkla gebe kalabilir. Çünkü obezite ameliyatı gebe kalmayı güçleştiren hormonal sorunların düzelmesini sağlayarak doğurganlığı arttırır.
Tüp mide ameliyatı ve cinsel istek arasında doğrudan bir ilişki yoktur. Ancak artan benlik algısı, depresyon faktörünün azalarak ortadan kaybolması, hormonal sorunların giderilmesi cinsel isteği arttırmaktadır. Ancak ilk bir hafta, on gün ağrılar yaşanabileceği için ve kişinin midesi henüz tam olarak iyileşmediği için cinsel birliktelikten sakınmak gerekebilir. Bu dönemde beslenme ve fiziksel egzersiz konusunda doktorunuzun öneri ve talimatlarına uymanız gerekir.
Operasyon sonrasında hastanın özgüveni artar. Buna bağlı olarak cinsel istek de artış gösterir. Kilo kaybı solunum sorunlarını ve fiziksel kısıtlıkları azaltacağı için kişinin cinsel performansında da iyileşme gözlenir. Hastanın psikolojisi olumlu etkiler gösterir. Hem psikolojik faktörler hem de cinsel birliktelik kalitesi artar. Fiziksel açıdan daha özgür olunur. Fazla kilolardan ötürü çabuk yorulan kişiler daha uzun süre birliktelik yaşayabilirler.
Operasyonun ardından komplikasyonlar gelişmesi riski her cerrahi prosedür için geçerlidir. Tüp mide ameliyatının ardından iyileşme süresi beklendiği taktirde cinsel birliktelik için herhangi bir risk söz konusu olmaz. Bunun haricinde ameliyat sonrası herhangi bir enfeksiyon riski oluşmaması için operasyon bölgesinin zorlanmaması gerekir.
Mide tam olarak iyileşmediği için aşırı fiziksel yüklenme yaşandığında yaranın kanaması veya dikişlerin açılması gibi riskler meydana gelebilir. Hastanın karnında iç basınç sorunları yaşanmaması için tam olarak iyileştiğinizden emin olmalısınız. Doktorunuz onay verdikten sonra cinsel birliktelik yaşamanızda herhangi bir sakınca yoktur.
Copyright © 2025 Kuntay Kaplan Tüm Hakları Saklıdır